B Corp ve Sürdürülebilir Şirket Olmak: Dünyanın En İyisi Değil Dünya için En İyisi

Günümüzde şirketlerin sadece iyi ürünler üretmeleri, yasal yükümlülüklerini yerine getirmeleri ve kârlarını artırmaları, en iyi şirketler arasında yer almaları için yeterli olmuyor. Şirketlerden beklentileri fazlasıyla artan paydaşlar, onlardan iyi birer kurumsal vatandaş olmalarını, olumsuz sosyal ve çevresel etkilerini azaltarak artı değer yaratmalarını ve çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim performanslarını şeffaf bir şekilde raporlamalarını bekliyor.
Bugüne kadar hayırseverlik, kurumsal sorumluluk ve artı değer yaratmak gibi pek çok aşamadan geçen iş dünyası ve toplum arasındaki etkileşim, bugün iyi bir kurumsal vatandaşlık olgusuna evrildi. Şirketler, iş modellerini baştan kurgulayarak, gerçek çözümler üzerine yoğunlaşıp toplumun karşılanmayan ihtiyaçlarına yönelerek artı değer yaratmaya başladılar. Fakat gerçek anlamda bir değişim için günümüzde artık şirketlerin “iyi şeyler yapıp yapmadıklarına” odaklanmaktan ziyade “iyi olup olmadıklarına” bakmak gerekiyor. Gelecekte, şirketlerden kâr ederken artı değer yaratarak iyi şeyler yapmalarının yanı sıra, toplumsal ve çevresel etkilerini minimuma indirmeleri, paydaşları ve pay sahipleri ile ilişkilerini yeniden şekillendirmeleri ve faaliyette bulundukları toplumlardaki konumlarını yeniden kurgulamaları bekleniyor.
B Corp’ların Yükselişi
Yeni ve yükselen bir değer olan B Corp’lar, kâr odaklı şirketleri, finansal hedeflere ulaşırken iyi olanı yapmayı ve paydaşlara yarar sağlamayı teşvik eden bir topluluk olarak karşımıza çıkıyor. Aralarında Etsy, Patagonia, Kickstarter, Ben & Jerry’s ve Seventh Generation gibi dünyaca ünlü şirketlerin yer aldığı 1.600′den fazla B Corp, toplum, çevre, çalışanları, tedarikçileri, tüketicileri, pay sahipleri ve faaliyette bulundukları bölgelerdeki toplulukların çıkarları arasındaki dengeyi koruyarak herkes için iyi şeyler yapmayı taahhüt ediyor. B Corp’lar dezavantajlı gruplara ürün ve hizmetlerini ileterek, faaliyette bulundukları bölgelerde çevrenin korunmasına destek olarak, insan sağlığının geliştirerek, sanat ve bilimde ilerlemeyi destekleyerek iyi uygulamalara imza atıyor. Böylece B Corp’lar, yalnızca iyi şeyler yapmak yerine “iyi bir şirket” olmayı hedefleyerek diğer şirketlerden ayrılıyorlar.
B Corp sertifikasına sahip olmak isteyen şirketler, faaliyetlerinin sosyal ve çevresel sonuçları hakkında bazı sorumlulukları yerine getirmekte paydaşlarına karşı yükümlü olduklarını belirtiyorlar. Şirketler, çalışanlardan tedarikçilerine, müşterilerden toplum geneline ihtiyaç duyduğu toplamda beş alanda detaylı bir değerlendirmeden geçiyorlar. Bu değerlendirme, şirketlerin performansını göstermekle kalmayıp aynı zamanda mevcut stratejilerini daha iyi olanı yapma konusunda ve daha sürdürülebilir olabilmeleri için şirketlerin neler yapabileceğine dair ipuçları veriyor. B Corp’lar sertifikalarını aldıktan sonra B Lab tarafından ilerleme bildirimleri ile takip ediliyor ve B Corp’lardan karşıladıkları kriterleri sağlamaya devam etmeleri veya daha iyisini yapmaları bekleniyor.
ABD’de son 4 yılda 27 eyalet şirketlerin yasal statülerini “benefit corporation” olarak değiştirmelerine olanak sağlayan yasalar çıkardı. B Corp’lara benzeyen bu şirketler, taahhütlerini yasal güvence altına almış oluyorlar. Benefit corporation’lar şartlar ne olursa olsun, paydaşlarına karşı verdikleri taahhütlerden vazgeçemiyorlar ve geçtikleri takdirde pay sahipleri şirketin CEO’sunu görevlerini yerine getirmediği için dava edebiliyor. B Corp’lar kendilerini yasalarla bağlamanın, her ne kadar iş açısından olumsuz görünme riski olsa da, aslında daha büyük bir amaca hizmet ettiğini düşünüyorlar. Daha iyi bir dünya için bir amaç etrafında şekillenen şirketler.
Comments are closed.